| Abdulbaki Gölpınarlı |
Artık cehennemdir onun yeri yurdu.
|
| Abdullah Parlıyan |
artık onun yeri yurdu cehennemdir.
|
| Adem Uğur |
Şüphesiz cehennem (onun için) tek barınaktır.
|
| Ahmed Hulusi |
Muhakkak ki yakıcı ortam mekânı olur!
|
| Ahmet Tekin |
Kaynayan, köpüren Cehennem, işte o ebedî mekânlarıdır.
|
| Ahmet Varol |
O çılgınca yanan ateş (onun için) barınma yeridir.
|
| Ali Bulaç |
Şüphesiz cehennem, (onun için) bir barınma yeridir.
|
| Ali Fikri Yavuz |
Muhakkak cehennem, onun varacağı yerdir.
|
| Ali Ünal |
İşte o Kızgın Alevli Ateş, odur onun için nihaî barınak.
|
| Bayraktar Bayraklı |
(37-39) İşte, azıp dünya hayatını tercih edenin varacağı yer şüphesiz cehennemdir.
|
| Bekir Sadak |
N/A
|
| Celal Yıldırım |
(37-38-39) Artık kim azıp dünya hayatını seçerek tercîh etmişse, şüphesiz Cehennem onun varacağı yerdir.
|
| Cemal Külünkoğlu |
(37-39) Artık her kim azgınlık etmişse, (sadece) dünya hayatını ahirete tercih etmişse, şüphesiz cehennem, (onun için) bir barınma yeridir.
|
| Diyanet İşleri (eski) |
(37-39) İşte, azıp da dünya hayatını tercih edenin varacağı yer şüphesiz cehennemdir.
|
| Diyanet Vakfi |
(37-39) Azana ve dünya hayatını ahirete tercih edene, şüphesiz cehennem tek barınaktır.
|
| Edip Yüksel |
Gidilecek yer cehennem olacaktır.
|
| Elmalılı Hamdi Yazır |
muhakkak Cahîmdir onun varacağı
|
| Erhan Aktaş |
Kuşkusuz Cehennem onun için barınaktır.
|
| Gültekin Onan |
Şüphesiz cehennem, (onun için) bir barınma yeridir.
|
| Hakkı Yılmaz |
(37-39) Artık her azmış ve dünya hayatını tercih etmiş kimseye gelince, işte şüphesiz cahîm/cehennem, varılacak yerin ta kendisidir.
|
| Harun Yıldırım |
Şüphesiz cehennem varılacak yerin kendisidir.
|
| Hasan Basri Çantay |
işte muhakkak ki o alevli ateş (cehennem) onun varacağı yerin ta kendisidir.
|
| Hayrat Neşriyat |
(37-39) Artık kim azgınlık etmiş ve dünya hayâtını (âhirete) tercîh etmişse, artık şübhesiz (o kimse için) varılacak olan yer, ancak Cehennemdir!
|
| İbni Kesir |
Şüphesiz ki onun varacağı yer; cehennemdir.
|
| İskender Evrenosoğlu |
O taktirde, muhakkak ki alevli ateş (cehennem), o, barınacak yerdir.
|
| Kadri Çelik |
Hiç şüphesiz cehennem, (onun için) bir barınma yeridir.
|
| Mehmet Ali Eroğlu |
Nihayetinde gidip varacakları yer ancak cehennemdir.
|
| Mehmet Okuyan |
37-39 Kim azgınlık yapmış ve dünya hayatını tercih etmişse cehennem (onların) barınağıdır.
|
| Muhammed Celal Şems |
(37-39) Kim isyan ederek dünya hayatını (ahiretten) üstün tuttuysa, onun kalacağı yer, şüphesiz Cehennem olacaktır.
|
| Muhammed Esed |
varacağı yer o yakıcı ateştir!
|
| Mustafa Çevik |
34-39 Her şeyi alt üst edecek olan o dehşetli Kıyamet Günü gelip çattığında, insan kendisine bahşedilen nimetleri ve zamanı, kimlerin ve nelerin peşinde tükettiğini hatırlayacak, fakat artık iş işten çoktan geçmiş olacak. Cehennem, o gün herkesin görebileceği şekilde ortaya çıkacak. Artık kim Allah’ın davetini umursamadan karşı çıkıp, azgınlaşarak başkaldırmış ve yalnızca dünya hayatı için yaşamışsa, işte onun varacağı yer orası olacaktır.
|
| Mustafa İslamoğlu |
işte onların varacağı yer gözleri faltaşı gibi açacak olan ateştir.
|
| Ömer Nasuhi Bilmen |
Artık şüphe yok ki, cehennemdir, odur onun yurdu.
|
| Ömer Öngüt |
Muhakkak ki o alevli ateş onun varacağı yerin tâ kendisidir.
|
| Şaban Piriş |
Cehennem onun varacağı yerdir.
|
| Sadık Türkmen |
muhakkak ki cehennem, (onun için) barınak yeridir/onun varacağı yerdir!
|
| Seyyid Kutub |
Onun barınağı cehennemdir.
|
| Suat Yıldırım |
Onun varacağı yer, olsa olsa cehennemdir!
|
| Süleyman Ateş |
Onun barınağı cehennemdir.
|
| Süleymaniye Vakfı |
Kalacağı yer o alevli ateştir.
|
| Tefhim-ul Kuran |
Hiç şüphesiz cehennem, (onun için) bir barınma yeridir.
|
| Ümit Şimşek |
Barınacağı yer Cehennemdir.
|
| Yaşar Nuri Öztürk |
Cehennem, barınağın ta kendisidir.
|