37 - Sâffât suresi 137. âyet meali

وَإِنَّكُمْ لَتَمُرُّونَ عَلَيْهِم مُّصْبِحِينَ
Ve innekum le temurrûne aleyhim musbihîn(musbihîne).
  
ve inne-kum ve mutlaka siz
le mutlaka, elbette, muhakkak
temurrûne geçip gidiyorsunuz, uğruyorsunuz
aleyhim onlara, onların üzerine
musbihîne sabahlayanlar
   
Abdulbaki Gölpınarlı Ve şüphe yok ki siz de onların yurtlarına uğramadasınız sabahları.
Abdullah Parlıyan Siz bugüne kadar onların yurtlarından gelip geçmektesiniz, her sabah
Adem Uğur (Ey insanlar!) Siz onların yanlarından geçip gidiyorsunuz, sabahleyin
Ahmed Hulusi Muhakkak ki siz sabahları onların yurtlarından geçersiniz. . .
Ahmet Tekin Siz, elbette seyahatlerinizde, sabah saatlerinde onların yaşadıkları yerlere uğrarsınız.
Ahmet Varol Muhakkak ki siz onların yanlarından geçip gidiyorsunuz; sabahleyin
Ali Bulaç Siz onların üstünden muhakkak geçip gidiyorsunuz; sabah vakti.
Ali Fikri Yavuz (137-138) Elbette siz, sabah ve akşam onlara (harabeye dönmüş yurdlarına ticaret maksadıyla gelib geçerken) uğrarsınız. Artık düşünüb ibret almaz mısınız?
Ali Ünal (Seyahat yollarınız üzerinde) sabahları onların yıkılmış şehirlerinin harabelerine uğruyorsunuz;
Bayraktar Bayraklı Sizler sabahleyin, onların helâk oldukları yerden geçersiniz.
Bekir Sadak (137-13) 8 Sabah aksam, onlarin yerleri uzerinden gecersiniz. Akletmez misiniz? *
Celal Yıldırım (137-138) Ve siz (ey yaşayanlar!) sabah akşam onların kalıntılarına uğrar geçersiniz. Artık aklınızı kullanmaz mısınız?
Cemal Külünkoğlu (137-138) Doğrusu siz (yolculuklarınız sırasında), onlar(ın harap olmuş yurtların)a hem sabahleyin hem de geceleyin uğrayıp duruyorsunuz. (Onların bu durumundan) aklınızı kullanarak ders almayacak mısınız?
Diyanet İşleri (eski) (137-138) Sabah akşam, onların yerleri üzerinden geçersiniz. Akletmez misiniz?
Diyanet Vakfi (137-138) (Ey insanlar!) Elbette siz de sabah ve akşam onlara uğruyorsunuz. Hâla akıllanmayacak mısınız?
Edip Yüksel Siz yıkıntılarının yanından geçiyorsunuz; sabahleyin,
Elmalılı Hamdi Yazır Ve siz elbette onlara uğrar ve üzerinden geçerseniz, sabahleyin
Erhan Aktaş Siz, gündüz onların yanlarından geçip gidiyorsunuz.
Gültekin Onan Siz onların üstünden muhakkak geçip gidiyorsunuz; sabah vakti.
Hakkı Yılmaz (137,138) Ve siz elbette sabahleyin ve geceleyin onların üzerine uğrayıp duruyorsunuz. Hâlâ akletmiyor musunuz?
Harun Yıldırım Siz onların yanlarından geçip gidiyorsunuz: sabahlayın
Hasan Basri Çantay (137-138) Elbet siz de sabah ve akşam onlar (ın yurdların) a uğruyorsunuz. Haalâ akıllanmayacak mısınız?.
Hayrat Neşriyat (137-138) (Ey Mekkeliler!) Elbette siz de sabaha ulaşan kimseler iken ve geceleyin doğrusu onlar(ın harâb olmuş yerlerin)e uğruyorsunuz. Hiç akıl erdirmez misiniz?
İbni Kesir Doğrusu siz, sabahleyin onlara uğrar üzerlerinden geçersiniz.
İskender Evrenosoğlu Ve muhakkak ki siz, sabahları onlara mutlaka uğruyorsunuz.
Kadri Çelik Siz sabah vakti onların üstünden (yanından) muhakkak geçip gidiyorsunuz.
Mehmet Ali Eroğlu (136-137) Fiilen diğerlerini helak ettik. Onların üstünden sabah vakitleri geçip gidersiniz sizler
Mehmet Okuyan 181 Gönderilen bütün elçilere selam olsun!
Muhammed Celal Şems (137-138) Şüphesiz siz, onların (bölgesinden) sabah (da) geçersiniz, akşam (da.) Yine (de) akıllanmaz mısınız?
Muhammed Esed siz (bugüne kadar) onların yurtlarından gelip geçmektesiniz her sabah
Mustafa Çevik 137-138 Sizler sabah akşam, helak edilen bu kavimlerin, yurtlarının yakınlarından gelip geçmektesiniz. Onların başlarına gelenlerden dersler almanız gerekmez mi? Hâlâ aklınızı kullanmayacak mısınız?
Mustafa İslamoğlu ve siz onların mekanlarından gelip geçmektesiniz; her sabah
Ömer Nasuhi Bilmen (136-137) Sonra diğerlerini de helâk ediverdik. Ve şüphe yok ki, siz elbette onların üzerlerine sabahleyin uğrarsınız.
Ömer Öngüt Siz onların yerlerinden (yurtlarından) sabahları geçip gidiyorsunuz.
Şaban Piriş (137-138) Siz de sabah akşam onların üzerinden geçiyorsunuz da aklınızı kullanmıyor musunuz?
Sadık Türkmen Siz onların yanından geçiyorsunuz, sabahleyin
Seyyid Kutub Ey insanlar! Sabahleyin onların yanından geçip gidiyorsunuz.
Suat Yıldırım (137-138) Siz de sabah akşam onların diyarlarına uğrarsınız. Hâla aklınızı kullanmayacak mısınız?
Süleyman Ateş Siz onların yanlarından geçip gidiyorsunuz; sabahleyin,
Süleymaniye Vakfı Siz sabahları onların üzerlerinden geçiyorsunuz,
Tefhim-ul Kuran Siz onların üstünden muhakkak geçip gidiyorsunuz; sabah vakti.
Ümit Şimşek (137-138) Sabah akşam onların yurtlarından geçiyorsunuz. Hâlâ akıl etmeyecek misiniz?
Yaşar Nuri Öztürk Kuşkusuz ki, siz onların yanından sabahları geçiyorsunuz.

Bir sureye/ayete tıkladığınızda mealler ilk başta yazar ismine göre alfabetik olarak sıralanır. Yazar isminin solundaki kutucuğu yukarı/aşağı taşıyarak sıralamayı istediğiniz gibi değiştirebilirsiniz. Tarayıcınızın çerezlerini silmediğiniz sürece tercihiniz daha sonraki ziyaretlerinizde hatırlanacaktır. Ayrıca bir yazarın ismine sağ tıklayarak bu yazarın mealinin en üstte veya en altta görünmesini de sağlayabilirsiniz.