30 - Rûm suresi 30. âyet meali

فَأَقِمْ وَجْهَكَ لِلدِّينِ حَنِيفًا فِطْرَةَ اللَّهِ الَّتِي فَطَرَ النَّاسَ عَلَيْهَا لَا تَبْدِيلَ لِخَلْقِ اللَّهِ ذَلِكَ الدِّينُ الْقَيِّمُ وَلَكِنَّ أَكْثَرَ النَّاسِ لَا يَعْلَمُونَ
Fe ekim vecheke lid dîni hanîfâ(hanîfen), fıtratallâhilletî fataran nâse aleyhâ, lâ tebdîle li halkıllâh(halkıllâhi), zâliked dînul kayyimu ve lâkinne ekseran nâsi lâ ya’lemûn(ya’lemûne).
  
fe o zaman, böylece
ekim ikame et (kıyamda tut)
veche-ke yüzünüzü
li ed dîni dîne
hanîfen hanîf olarak, tek Allah'a inanarak
fıtrata allâhi Allah'ın fıtratı
elletî ki o
fatara yarattı
en nâse insanlar
aleyhâ onun üzerinde
lâ tebdîle değişmez
li halkıllâhi (halkı allâhi) Allah'ın yaratmasında
zâlike işte bu, bu
ed dîn dîn
el kayyimu kayyum olan, ezelden ebede devam edecek olan
ve lâkinne ve lâkin, fakat
eksere daha çok, çoğu
en nâsi insanlar
lâ ya'lemûne bilmiyorlar, bilmezler
   
Abdulbaki Gölpınarlı Artık, yüzünü tam doğru dine döndür, Allah'ın ilk yarattığı selâmet haline ki insanları, o tabîî halde, selâmet halinde yaratmıştır; Allah'ın yaratışı, dîn, değiştirilemez; budur en doğru dîn ve fakat insanların çoğu bilmez.
Abdullah Parlıyan Artık sen, batıl olan herşeyden uzaklaşarak, yönünü tam bir samimiyetle hak olan dine çevir ki, O insanları bunun üzerine yaratmıştır. Allah'ın yaratışı, yani dini değiştirilemez. İşte budur dosdoğru din. Fakat insanların çoğu bu gerçeği bilmezler.
Adem Uğur (Resûlüm!) Sen yüzünü hanîf olarak dine, Allah insanları hangi fıtrat üzere yaratmış ise ona çevir. Allah'ın yaratışında değişme yoktur. İşte dosdoğru din budur; fakat insanların çoğu bilmezler.
Ahmed Hulusi Vechini (şuurunu) Hanîf olarak (tanrıya tapınmaksızın, Allâh'a şirk koşmaksızın) o Tek Din'e yönelt! O Allâh Fıtratı'na (beynin ana çalışma sistem ve mekanizması) ki, insanları onun üzerine (o ana sistem ve mekanizmayla) yaratmıştır! Allâh yaratışında değişme olmaz! İşte bu, Din-i Kayyim'dir (sonsuz geçerli Sistem, Sünnetullah'tır). . . Ne var ki insanların çoğunluğu (bu gerçeği) bilmezler.
Ahmet Tekin Açıkça varlığını, benliğini, Hakka ve tevhide yönelik dine, medeniyete, şeriata ada. Allah’ın, insanları dinî, ahlâkî, insanî kabiliyetler ve özelliklerle donatarak yarattığı, kulluk sözleşmesi yaptığı; yaratılışa uygun, insan tabiatında mevcut tabii din İslâm’ı, şeriatı hayata geçir. Hakkı anlamaya ve kabule uygun yarattığı, yaratılış dini, tabii din İslâm’ı, tevhid inancını şirk ile değiştirmek doğru değildir. Allah’ın yaratılışa uygun kanunlarının benzerini yapmak mümkün değildir. İşte doğru ve insanlığı, insanî değerleri ayakta tutan din, zamanla değişmeyen tabii hukuk kurallarını içeren şeriat, düzen budur. Fakat insanların çoğu bilmezler.
Ahmet Varol (tm)yleyse sen dosdoğru bir inançla yüzünü dine, Allah'ın fıtratına çevir ki O insanları bu (fıtrat) üzere yaratmıştır. Allah'ın yaratması değiştirilemez. İşte dosdoğru din budur. Ancak insanların çoğu bilmezler.
Ali Bulaç Öyleyse sen yüzünü Allah'ı birleyen (bir hanif) olarak dine, Allah'ın o fıtratına çevir; ki insanları bunun üzerine yaratmıştır. Allah'ın yaratışı için hiç bir değiştirme yoktur. İşte dimdik ayakta duran din (budur). Ancak insanların çoğu bilmezler.
Ali Fikri Yavuz O halde (ey Rasûlüm), gerçek müslüman (muvahhid) olarak kendini dine doğrult, (başka şeye iltifat etme); Allah’ın dinine ki, insanları onun üzerine yaratmıştır (zira herkes, hak dini kabul edebilecek yaratılıştadır). Allah’ın yarattığı bu dini değiştirmeye kimsenin gücü yetmez. İşte dosdoğru din budur; fakat insanların çoğu, (hak dinin İslâm olduğunu) bilmezler.
Ali Ünal Ama sen, her türlü şirk ve nifaktan uzak dupduru bir tevhid inancı içinde bütün varlığınla hak din olan İslâm üzerinde sabit ol. Bu Din, Allah’ın (bütün varlık ve) bütün insanlar için ortaya koyduğu aslî bir model, ona yönelme de, Allah’ın insanları yaratmaktaki gayesidir. Allah’ın yaratmasında bir değişiklik olmaz ve yapılmaz. Gerçek ve kusursuz din budur. Ne var ki, insanların çoğu bunu bilmemektedirler.
Bayraktar Bayraklı Böylece sen, bâtıl olan her şeyden arınmış olarak, yüzünü kararlı bir şekilde Allah'ın, insanları üzerinde yarattığı doğa/fıtrat kanununa/ dine çevir! Allah'ın, insanın doğasına yerleştirdiği fıtrata uygun davran ki, Allah'ın yaratmasında bir değişime meydan verilmesin. Bu, gerçek dinin amacıdır; fakat insanların çoğu bilmez.
Bekir Sadak Hakka yonelerek kendini Allah'in insanlara yaratilista verdigi dine ver. Zira Allah'in yaratisinda degisme yoktur; iste dosdogru din budur, fakat insanlarin cogu bilmezler.
Celal Yıldırım Sen artık yüzünü Hakk'a yönelmiş bir birleyici olarak dine çevir ki bu. Allah'ın sağladığı bir mayadır, insanları onun üzerine yaratmıştır. Allah'ın yaratışında hiçbir değişme, değiştirme bulunmaz. İşte en doğru en sağlam din budur! Ama insanların çoğu bilmezler.
Cemal Külünkoğlu Sen, batıl olan her şeyden uzaklaşarak yüzünü (özünü) kararlı bir şekilde (hak olan) dine çevir ve Allah'ın insanı yaratmasında esas kıldığı fıtrata uygun davran. Allah'ın (İslam'a kabiliyetli) yaratmasında bir değişiklik yoktur. İşte doğru din budur. Fakat insanların çoğu bilmezler.
Diyanet İşleri (eski) Hakka yönelerek kendini Allah'ın insanlara yaratılışta verdiği dine ver. Zira Allah'ın yaratışında değişme yoktur; işte dosdoğru din budur, fakat insanların çoğu bilmezler.
Diyanet Vakfi (Resûlüm!) Sen yüzünü hanîf olarak dine, Allah insanları hangi fıtrat üzere yaratmış ise ona çevir. Allah'ın yaratışında değişme yoktur. İşte dosdoğru din budur; fakat insanların çoğu bilmezler.
Edip Yüksel Bir tek Tanrıcı olarak kendini dine adamalısın. Nitekim, ALLAH insanları böyle bir yaratılış ile donatarak yaratmıştır. ALLAH’ın yaratışında değişiklik olmaz. Bu, tam yetkin bir dindir, fakat insanların çoğu bilmez.
Elmalılı Hamdi Yazır O halde yüzünü dine bir hanîf olarak tut: o Allah fıtratına ki insanları onun üzerine yaratmıştır, Allah yaradışına bedel bulunmaz, doğru sâbit din odur, velâkin nâsın ekserisi bilmezler
Erhan Aktaş O halde hanif1 olarak dine yüzünü2 ikame et3. İnsanları, üzerinde yaratmış olduğu Allah’ın fıtratına.4 Allah’ın yaratmasında değişme olmaz. Kayyum5 olan din budur. Fakat insanların çoğu bilmiyorlar.

1- Şirk koşmaksızın, birleyerek. 2- Bütün varlığınla. 3- Doğrult. (Şirk koşmaksızın, bütün varlığınla dine sımsıkı sarıl). 4- Ki Allah, insanları bu benlik üzerinde yaratmıştır. 5- Dosdoğru, gözetici, emniyete alıcı.
Gültekin Onan Öyleyse sen yüzünü hanif olarak dine çevir; Tanrı'nın o fıtratına ki insanları bunun üzerine yaratmıştır (fatara). Tanrı'nın yaratışı için hiç bir değiştirme yoktur. İşte dimdik ayakta duran din (budur). Ancak insanların çoğu bilmezler.
Hakkı Yılmaz O hâlde sen yüzünü, eski inançlarını terk eden biri olarak dine, insanları üzerine ilk olarak yoktan yaratmış olduğu Allah'ın fıtratına doğrult. Allah'ın oluşturuşunda değişiklik söz konusu değildir. Dosdoğru/ ayakta tutan din, budur. Fakat insanların çoğu bilmiyorlar.
Harun Yıldırım (Resûlüm!) Sen yüzünü hanîf olarak dine, Allah insanları hangi fıtrat üzere yaratmış ise ona çevir. Allah'ın yaratışında değişme yoktur. İşte dosdoğru din budur; fakat insanların çoğu bilmezler.
Hasan Basri Çantay O halde (Habîbim) sen yüzünü bir müvahhid olarak dîne, Allahın o fıtratına çevir ki O, insanları bunun üzerine yaratmışdır. Allahın yaratışına (hiçbir şey) bedel olmaz. Bu, dimdik ayakda duran bir dîndir. Fakat insanların çoğu bilmezler.
Hayrat Neşriyat (Ey Resûlüm!) Öyle ise hakka yönelmiş olarak yüzünü (hak) dîne doğrult! Allah’ın, insanları onun üzerine yarattığı (İslâm) fıtratına! (Ki her çocuk, İslâm fıtratı üzere doğar.)Allah’ın yaratışında değişme yoktur. İşte doğru din budur! Fakat insanların çoğu bilmezler.
İbni Kesir Öyleyse sen, yüzünü Hanif olarak dine, Allah'ın fıtratına çevir ki O, insanları bunun üzerine yaratmıştır. Allah'ın yaratışında değişme yoktur. İşte dosdoğru din budur. Ama insanların çoğu bilmezler.
İskender Evrenosoğlu Artık hanif olarak kendini (vechini) dîn için ikame et, Allah'ın hanif fıtratıyla ki; Allah, insanları onun üzerine (hanif fıtratıyla) yaratmıştır. Allah'ın yaratmasında değişme olmaz. Kayyum olan (kaim olacak, ezelden ebede kadar yaşayacak) dîn budur. Fakat insanların çoğu bilmez.
İstanbul Kuran Araştırmaları Grubu O halde sen yüzünü Allah’ı birleyen olarak dine, Allah’ın yaratılıştan verdiğine çevir ki, insanları onun üzerinde yaratmıştır. Allah’ın yaratışında değişiklik olmaz. Doğru ve eskimez din işte budur. Fakat insanların çoğunluğu bilmemektedir.
Kadri Çelik O halde yüzünü, Allah'ı birleyerek dine, insanları üzerine yaratmış olduğu Allah'ın fıtratına doğrult. Allah'ın yaratışında değişiklik bulunmaz. Dosdoğru din işte budur. Fakat insanların çoğu bilmezler.
Mehmet Ali Eroğlu Ubudiyetin için o halde sen yüzünü hanif bir dine, Allah'ın insanları yarattığı fıtrata çevir. Muhakkak ki, Allah'ın yaratması değişmez. Doğru din budur. Ama insanların çoğu bilmiyor.
Mehmet Okuyan Sen hanîf (Allah’ı birleyen) olarak yüzünü dine yani Allah’ın insanları üzerinde yarattığı fıtrata çevir! Allah’ın yaratmasında değişme yoktur. İşte doğru din budur fakat insanların çoğu (bu gerçeği) bilmezler.
Muhammed Celal Şems O halde, daima (Allah’a) yönelmiş biri olarak, bütün dikkatini din üzerinde tut. Allah’ın insanları üzerinde yarattığı tabiatı (benimse.) Allah’ın yaratmasında hiçbir değişiklik olamaz. Daima ayakta tutan ve kalacak olan din, ancak budur. Fakat insanların çoğu bunu bilmezler.
Muhammed Esed Böylece sen, batıl olan her şeyden uzaklaşarak yüzünü kararlı bir şekilde (hak olan) dine çevir ve Allah'ın insan bünyesine nakşettiği fıtrata uygun davran: (ki,) Allah'ın yarattığında bir bozulma ve çürümeye meydan verilmesin: bu, sahih (bir) din(in gayesi)dir; ama çoğu insanlar onu bilmezler.
Mustafa Çevik 30-32 Ey iman edenler! Bütün benliğinizle Allah’ın daveti olan hayat nizamına (dine) yönelen hanifler olun! Fıtratınıza en uygun olan din budur. Fıtratınızı değiştirmeye kalkışmayın. Bu saf yapıyı değiştirmeye kimsenin hakkı yoktur. Allah’a karşı bundan sorumlu tutulacağınızı unutmadan, yalnız O’nu Rab ve ilah edinerek namazlarınızı da titizlikle ve devamlı kılın. Allah’ın nizamı olan dini parçalara ayırıp bölük bölük yapan sonra da elinde kalanla övünen cahillerden ve müşriklerden olmayın.
Mustafa İslamoğlu İmdi sen, varlığını her tür sapmadan uzaklaşarak tümüyle doğru ve asıl dine, Allah'ın insanlığın özüne yaratılıştan nakşettiği fıtrata çevir; (ta ki) Allah'ın yarattığında olumsuz bir değişme olmasın: işte, değer (odaklı) gerçek Din'in (amacı) budur ve fakat insanların çoğu bilmiyorlar.
Ömer Nasuhi Bilmen Artık yüzünü çevirerek (nezih bir muvahhit olarak) dine, Allah'ın yaradışına tut ki, nâsı onun üzerine yaratmıştır. Allah'ın yaradışı için değişiklik yoktur. İşte müstakim olan din budur. Velâkin insanların çokları bilmezler.
Ömer Öngüt Hakk'a yönelerek kendini Allah'ın insanlara yaratılıştan verdiği dine ver. Zira Allah'ın yaratışında değişme yoktur. Bu, dimdik ayakta duran bir dindir. Fakat insanların çoğu bilmezler.
Şaban Piriş Hanif olarak yönünü dine çevir. Allah insanları yarattığında onun üzerinde yaratmıştır. Allah’ın yaratmasında bir değişiklik olamaz. İşte dosdoğru din! Fakat, insanların çoğu bilmezler.
Sadık Türkmen O HALDE SEN, Allah’ı birleyen olarak yüzünü dosdoğru bu dine çevir, Allah’ın fıtratına (sünnetine/tabiat kanununa), insanları ona (bir ilme) göre yarattığı o fıtrata/kanuna... Allah’ın tabiat kanununda hiçbir değişiklik olmaz! İşte, dosdoğru din budur! Fakat insanların birçoğu bilmiyor.
Seyyid Kutub Ey Muhammed! Yüzünü Allah'ı birleyici olarak doğruca dine çevir: Allah'ın yaratma kanununa uygun olarak dine dön ki, insanları ona göre yaratmıştır. Allah'ın yaratması değiştirilemez. İşte doğru din budur. Fakat insanların çoğu bilmezler.
Suat Yıldırım O halde sen, batıl dinlerden uzaklaşarak yüzünü ve özünü, hak din olan İslâm’a yönelt. Yani Allah’ın insanları yaratmasında esas kıldığı o fıtrata uygun hareket et. Allah’ın bu hilkatini kimse değiştiremez. İşte dosdoğru din budur. Fakat insanların ekserisi bunu bilmezler.
Süleyman Ateş Sen yüzünü, Allâh'ı birleyici olarak doğruca dine çevir: Allâh'ın yaratma yasasına (uygun olan dine dön) ki, insanları ona göre yaratmıştır. Allâh'ın yaratması değiştirilemez. İşte doğru din odur. Fakat insanların çoğu bilmezler.
Süleymaniye Vakfı Yüzünü dosdoğru bu dine, Allah’ın insanları yarattığı fıtrata [*] (onlardaki doğal yapıya) çevir. Allah’ın yarattığının yerini tutacak bir şey yoktur. Doğru din budur, ama çoğu insan bunu bilmez.

[*] Fıtrat, varlıkların temel yapısını ve onu oluşturan yaratılış, değişim ve gelişim ilke ve kanunlarını ifade eder. Fıtrat İslâm’dır.

Tefhim-ul Kuran O halde (ey Peygamber ve Peygamber'e uyanlar) yüzünü samimiyetle ve tamamen bu dine çevir, Allah'ın fıtratına çevir ki O insanları bu fıtrat üzerine yaratmıştır. Allah'ın yaratması değiştirilemez. İşte doğru din (budur) fakat insanların çoğu bilmezler.
Ümit Şimşek Bütün bâtıl inançlardan uzak şekilde, yüzünü hak dine çevir-o fıtrat dinine ki, insanları Allah onun üzerine yaratmıştır. Allah'ın yaratışında değişiklik yoktur. İşte dosdoğru din budur; lâkin insanların çoğu bilmiyor.
Yaşar Nuri Öztürk O halde sen yüzünü, bir hanîf olarak dine, Allah'ın insanları üzerinde yarattığı fıtrata çevir. Allah'ın yaratışında değiştirme olamaz. Doğru ve eskimez din işte budur. Fakat insanların çokları bilmiyorlar.

Bir sureye/ayete tıkladığınızda mealler ilk başta yazar ismine göre alfabetik olarak sıralanır. Yazar isminin solundaki kutucuğu yukarı/aşağı taşıyarak sıralamayı istediğiniz gibi değiştirebilirsiniz. Tarayıcınızın çerezlerini silmediğiniz sürece tercihiniz daha sonraki ziyaretlerinizde hatırlanacaktır. Ayrıca bir yazarın ismine sağ tıklayarak bu yazarın mealinin en üstte veya en altta görünmesini de sağlayabilirsiniz.